Sağlık
Moderator
Dünya genelinde kalın bağırsak kanseri vakalarında ciddi artış yaşanıyor. Kalın bağırsak kanseri (kolon kanseri) artık genç yaşlar içinde endişe yaratıyor. ABD'de yapılan yeni bir araştırmada gençlerde kolon kanserinin daha ileri evrelerde teşhis edildiğini ve daha agresif tümör türlerine sahip olma eğiliminde olduğu ortaya çıktı. Peki kalın bağırsak kanseri neden gençlerde de görülüyor, belirtileri nelerdir? İşte yanıtı.
Kolon (bağırsak) kanseri, sindirim sisteminin önemli bir parçası olan kolon ve rektumda ortaya çıkan ciddi bir hastalıktır. Bu kanser, bağırsak yüzeyinde poliplerin oluşumu ve zamanla kansere dönüşmesiyle gelişebilir. Erken teşhis ve müdahale, kolon kanserinin yönetiminde kritik bir rol oynar.
Halk arasında "kalın bağırsak kanseri" olarak bilinen kolun kanseri dünyada en sık görülen kanser türleri arasında yer alıyor. Kalın bağırsak kanseri her 10 kişiden 1'inde görülebilir ve ölümcül olabiliyor.
SİNDİRİM SORUNLARI VE KABIZLIKBağırsak alışkanlıklarında ani bir değişiklik, özellikle de son zamanlarda kabızlık başlangıcı, kolon kanseri belirtisi olabilir. Kabızlık yaygın bir durum olsa da ve genellikle diyet, stres veya dehidratasyondan kaynaklansa da, devam eden veya kötüleşen bir durum, bir tümörün neden olduğu kolon tıkanıklığına işaret ediyor olabilir. Bu, özellikle kabızlığa karın ağrısı veya dışkıda kan gibi diğer semptomlar eşlik ediyorsa endişe vericidir. Açıklanamayan kabızlık yaşayan genç yetişkinler, özellikle de normal bağırsak düzenlerinden saptığında, ciddi durumları ekarte etmek için tıbbi yardım almalıdır.
İstem dışı kilo kaybı, kolon kanseri de dahil olmak üzere birçok kanser türü için kırmızı bayraktır. Genç bir yetişkin diyetini veya egzersiz alışkanlıklarını değiştirmeden önemli miktarda kilo verirse, daha fazla araştırma yapmak önemlidir. Kanser hücreleri vücudun metabolizmasını değiştirebilir ve kişi normal yemek yediğinde bile kilo kaybına yol açabilir. Ek olarak, kolondaki bir tümör kişinin kendini çabuk tok hissetmesine veya iştahını kaybetmesine neden olarak kilo kaybına katkıda bulunabilir. Kiloda ani veya açıklanamayan değişiklikler, özellikle karın ağrısı veya bağırsak alışkanlıklarında değişiklikler gibi diğer semptomlarla birlikteyse, bir sağlık uzmanıyla görüşülmelidir.
Kalıcı veya açıklanamayan karın ağrısı, kolon kanserinin yaygın bir belirtisidir. Bu ağrı hafif rahatsızlıktan şiddetli kramplara kadar değişebilir ve şişkinlik, gaz veya bağırsak alışkanlıklarında değişiklikler gibi diğer sindirim sorunlarıyla ilişkili olabilir. Ağrı genellikle bağırsağı tıkayan bir tümörden veya kanserin yakındaki dokulara yayılmasından kaynaklanır. Özellikle diğer uyarı işaretleri ile birleştiğinde yeni veya kötüleşen karın ağrısı yaşayan genç yetişkinler bunu önemsiz bir sorun olarak görmezden gelmemelidir. Tıbbi değerlendirme almak erken tanıya ve daha iyi bir prognoza yol açabilir.
Kolon kanserinin en endişe verici ve açıklayıcı belirtilerinden biri dışkıda kan bulunmasıdır. Bu, sindirim sisteminde kanama olduğunu gösteren parlak kırmızı kan veya daha koyu, katran benzeri dışkı olarak görünebilir. Dışkıda kan bazen hemoroid veya küçük gastrointestinal sorunlarla karıştırılabilir, ancak asla göz ardı edilmemelidir. Kanama küçük görünse bile, durumu değerlendirebilecek ve nedeni belirlemek için kolonoskopi gibi uygun testleri önerebilecek bir sağlık uzmanına danışmak önemlidir. Erken teşhis hayat kurtarıcı olabilir, çünkü kanser ilerlemeden önce tedaviye olanak tanır.
Kırmızı kan hücrelerinin eksikliğiyle karakterize olan anemi, özellikle açıklanamadığında kolon kanserini işaret edebilen başka bir semptomdur. Bu durum genellikle tümörden kaynaklanan kronik kan kaybı nedeniyle gelişir ve hemen görünmeyebilir. Anemi semptomları arasında yorgunluk, halsizlik, nefes darlığı ve soluk cilt bulunur. Genç bir yetişkinde ağır adet kanaması veya yetersiz beslenme gibi açık bir neden olmaksızın anemi görülürse, gastrointestinal kanamanın olası bir altta yatan sorun olarak değerlendirilmesi önemlidir. Kan testi ve görüntüleme gibi tanı testleri, aneminin kaynağını belirlemeye ve kolon kanserinin bir faktör olup olmadığını belirlemeye yardımcı olabilir.
Genç yetişkinlerde kolon kanserinin artışı dikkat gerektiren büyüyen bir endişedir. Bu semptomlar daha az ciddi durumlarla ilişkilendirilebilse de asla göz ardı edilmemelidir. Farkındalık ve erken teşhis, kolon kanserine karşı mücadelede anahtardır ve bu uyarı işaretlerini anlamak önemli bir fark yaratabilir. Siz veya tanıdığınız biri bu semptomlardan herhangi birini yaşıyorsa derhal bir sağlık uzmanına danışın. Erken müdahale sonuçları önemli ölçüde iyileştirebilir ve hayat kurtarabilir.
Sağlık Bakanlığı’nın verilerine göre Türkiye'de en sık görülen ilk 5 kanser türü arasında kalın bağırsak kanseri de yer alıyor. Genellikle kalın bağırsak kanseri 50 yaş sonrası için risk oluştursa da yapılan son araştırmalar kalın bağırsak kanserinin genç yaşlarda da görüldüğünü ortaya çıkardı.
Amerikan Kanser Derneği'nin (ACS) geçtiğimiz Mart ayında yayınladığı rapora göre, her beş yeni bağırsak kanseri vakasından birinin (hem kolon hem de rektum kanseri) 40’lı yaşların başında ya da daha genç kişilerde teşhis edildiğini açıkladı.ABD’de yapılan yeni bir araştırmada da bu durum bir kez daha ortaya kondu. 2015-2021 yılları arasında teşhis edilen yaklaşık 319 bin ABD kolon kanseri vakasının incelendiği çalışmada, vakaların yaklaşık 17 bini 18-44 yaş aralığındayken, diğer 302 bini daha yaşlı bireylerden oluştu.
Chicago'daki Loyola Üniversitesi Tıp Merkezi’nde genel cerrahi asistanı olan çalışmanın baş yazarı Dr. Kelley Chan, “Son 20 yılda 66 yaş ve üzeri hastalarda kolon kanseri teşhis oranları yüzde 20 azaldı. Ancak aynı dönemde 18-44 yaş grubundaki vakalar yüzde 15 arttı” dedi.
Onkologlar, gençlerdeki vaka ve ölüm oranlarındaki artışın, obezite, hareketsiz yaşam tarzı, Batı tarzı beslenme, aşırı şeker tüketimi ve çevresel faktörler gibi etkenlere bağlı olduğunu belirtiyor. Dr. Chan, “Bulgularımız, 45 yaş altındaki bireylerde kolon kanseri gelişimini anlamak için daha fazla araştırma yapılması gerektiğini de vurguluyor” ifadelerini kullandı.
Michigan Üniversitesi’nden araştırmacılar, 50 yaşından önce kolorektal kanser teşhisi konan 35 hastayla görüşerek onların özel zorluklarına yönelik bir program geliştirilmesi gerektiğini belirtti. Çalışmanın baş yazarı Dr. Samantha Savitch, “Kolorektal kanserli hastalar ve diğer kanser türlerinde bu sorunları daha iyi anlamak için daha fazla araştırmaya ihtiyaç var” dedi.