Dünyadan Haberler
Moderator
AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Borrell, Rusya-Ukrayna ve İsrail-Filistin gibi çatışma noktalarında AB'nin tutarsız ve uyumsuz politikalar benimsemesinin 'çifte standart' algısına neden olduğu uyarısında bulundu.
Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, birliğin İsrail-Filistin konusundaki davranışlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Borrell, Fransız Le Grand Continent dergisinin düzenlediği etkinlikte yaptığı konuşmada, Gazze ve Ukrayna'da yaşananların aktör ve kökenleri farklı olsa da birbiriyle bağlantılı olduğunu belirterek "Korkarım ki hızlı bir şekilde tutumumuzu değiştirmez ve tüm imkanlarımızı seferber etmezsek, Putin'in Ukrayna'da kazanmasına izin verirsek, Gazze halkının yaşadığı trajediye son veremezsek projemiz (Avrupa Birliği), ciddi bir tehdit altına girecektir." görüşünü paylaştı.
İsrail-Filistin sorununun nihai çözümü için iki devletli çözüme işaret eden Borrell, AB üyeleri dahil uluslararası toplumun Oslo Anlaşması'nın ilkelerini desteklemesi gerektiğini vurguladı. İsrail-Filistin çatışmasının askeri çözümünün olmadığını vurgulayan Borrell, "Hamas, her şeyden önce bir fikirdir ve bir fikri bombalarla öldüremezsiniz." yorumunu yaptı. REFORM ÇAĞRISI Borrell, AB'nin olaylara çok yavaş tepki verdiği ve bunun bedelini ağır ödediği eleştirisinde bulundu. "Pratikte büyüklüğümüz her zaman güç değildir ve karar almamız gerektiğinde kurallarımız çoğu zaman harekete geçmemizi engelliyor." diyen Borrel, şu ifadeleri kullandı: "Avrupa'nın Ukrayna, Moldova ve Batı Balkan ülkelerini de kapsayacak şekilde genişlemesinin öngörülmesi, AB'de reform yapılmasını gündeme getirmekte. Oy birliği kuralını sürdürdüğümüz takdirde 37 üyeyle çalışmaya nasıl devam edebileceğimizi bilmiyorum. Bu tehlikelerle dolu ortamda yeterince hızlı ve güçlü hareket edebilmek için farklı şekilde çalışmamız gerekiyor." 'ÇİFTE STANDART' UYARISI AB'nin Rusya-Ukrayna ve İsrail-Filistin konusunda farklı tutumlara sahip olmasının diğer ülkeler karşısında tutarlılık ve güvenilirlik açısından sorun teşkil ettiğine dikkati çeken Borrell, üye ülkelere AB'nin "ilkelere değil çıkarlara dayalı çifte standartla hareket ettiği" algısının olduğu uyarısında bulundu. Borrell, AB'nin iki olay arasında farklı tutumlar almasının açıklık ve cesaretle yüzleşilmesi gereken önemli siyasi ve ahlaki ikilemler yarattığını belirtti.