Siloam Yazıtı tartışması. Netanyahu'nun gerçek amacı ne?

Netenyanu Siloam Yazıtı ısrarı

İsrail Başkanı Netanyahu'nun, Gazze işgali gibi ciddi bir sorun yaşanırken, anlamsız yere Türkiye'deki Siloam Yazıtı'nı gündeme getirmesi dikkat çekti. İsrail Başbakanın İncil'deki Kral Hizkiya adına çalışan ve Netanyahu ben Yoaş adlı bir yetkilinin mühür yüzüğüne sahip olduğu da biliniyor. Siloam Yazıtı da aynı kral dönemine ait. İsrail Başbakanı, son açıklamalarıyla gerçeklikten uzaklaşarak kendisine tarihi bir kişilik kazandırmaya çalışıyor olabilir.

İsrail Başbakanı Netanyahu, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio'nun da katıldığı etkinlikte, ilgisiz yere konuyu Siloam Yazıtı'na getirmesi tartışılıyor. Türkiye'nin ısrarlı taleplere rağmen vermek istemediği yazıt, İsrail'in tarihiyle bağlantılı gibi sunuluyor. İsrail, bu yazıtı, "Yahudilerin Kudüs'teki tarihi, kültürel ve dini köklerinin binlerce yıl önceye dayandığının kanıtı" olarak sunuluyor. Bu eser İsrail tarafından "modern Yahudi devletinin tarihsel meşruiyetini" destekleyen bir unsur olarak görülüyor.

İsrail böyle bir söylem geliştirse de ne izlediği politika ne de bölge ülkeleriyle ilişkileri, varlığını tarihi bir kanıta dayandırma ihtiyacı duymadığını gösteriyor. İsrail tarihi kökenini tarihi bir belgeyle ispat etmek isterse Filistin halkının da binlerce yıldır bölgede olduğuna dair daha güçlü tarihi kanıtlar var.

Netanyahu, 15 Eylül'de Rubio ile Mescid-i Aksa yakınlarındaki tünelleri gezerken, manasız yere konuyu Siloam Yazıtı'na getirdi.

Tünelde, Siloam Yazıtı'nın bir kopyası da bulunuyordu ve duvara monte edilmişti. Netanyahu, dini konularla ilgisi bilinen ve İncil'i sık sık referans alan ABD Dışişleri Bakanı Rubio'yu ya etkilemek istedi, ya da tartışmanın içine çekmek istedi.

İsrail Başbakanı Netanyahu, İbrani bir yazıt tasviri arkasında konuşuyor. Fonda İsrail bayrağı var. Netanyanu, Türkiye
NETANYAHU SÜREKLİ BU YAZITI İSTİYOR Netanyahu, Osmanlı döneminde Doğu Kudüs'te bulunarak İstanbul Arkeoloji Müzesi'ne getirilen Siloam Yazıtı'nı geçmişte de Türkiye'den istediğini, fakat o dönem İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olan Recep Tayyip Erdoğan ve seçmen tabanı nedeniyle yazıtı alamadığını söyledi. Netanyahu, iddiasına göre, yazıtı eski Başbakan Mesut Yılmaz'dan istemişti. 1998 yılında Yılmaz'ı İsrail'de ağırladığını anımsatan Netanyahu, aralarında geçen konuşmayı şöyle aktardı: "O zamanlar Türkiye ile harika ilişkilerimiz vardı. Son zamanların sınavına dayanamadılar ama o dönemde çok iyiydiler. Başbakanlık konutunda güzel bir akşam yemeğinin ardından salonda kahve içiyorduk ve dedim ki, 'Sayın Başbakan, sizden bir ricam olacak' O da 'Evet, buyurun' dedi. Ben de şöyle dedim: 'Burada, az önce gezdiğimiz tünelde bulunan bir tablet var, İbranice bir taş tablet. 2700 yıl önce Kral Hizkiya tarafından kazdırılmış. 'Bakın' dedim, 'size bir önerim var. Bizim müzelerimizde binlerce Osmanlı eseri var. İstediğinizi seçin, size verelim. Bir değiş tokuş yapalım.' Ama o, 'Hayır, üzgünüm, bunu yapamam' dedi." Netanyahu kendisinin ısrarlı tekliflerine karşılık Mesut Yılmaz'ın, "İstanbul'un belediye başkanı olan birinin başını çektiği büyüyen bir İslamcı taban var. İsmini biliyorsunuz. Türk halkının bu kesiminden, Kudüs'ün 2700 yıl önce Yahudi kenti olduğunu gösteren bir tableti İsrail'e vermemize tepki gelir." dediğini de iddia etti. CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN SERT TEPKİ GÖSTERDİ Netanyahu'nun bu açıklamasına Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dün sert karşılık verdi ve ayrıntıya girmeden geçmişi hatırlattı. Erdoğan, "Kudüs-ü Şerif'i namahrem ellerin kirletmesine izin vermeyiz. Hitler özentisi tiplerin kuyruk acısı belki de hiç geçmeyecek. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığımızda bundan 27 yıl önce ortaya koyduğumuz tavrı belki de hiçbir zaman unutmayacaklar. Varsın onlar öfke nöbetleri geçirmeye devam etsin." dedi. Siloam Yazıtı, metnine bakıldığında, İsrail devletinin varlığını tek başına meşru kılabilecek bir tarihi eser de değil. Metin, "Siloam Havuzu'ndan Tapınak Dağı'nın güney ucunun altındaki Davut Şehri'ne su getiren tünelin inşasını" ayrıntılarıyla anlatıyor. Bu yazıt, tünelin Kral Hizkiya döneminde inşa edildiğine dair İncil'deki anlatımı yansıtıyor. İSTANBUL'DA 3 ÖNEMLİ ESER VAR İstanbul Arkeoloji Müzesi'nde bölgeye ait aslında 3 önemli eser var. Bu eserlerden bir diğeri 1908 yılında bulunan Gezer takvimi. Bu takvim, MÖ 10. yüzyıldan kalma, tarım döngüsünü anlatan ve en eski İbranice metinlerden biri. 1871 yılında bulunan bir diğer eserde Kudüs'teki Tapınak Dağı'nda bulunan Tapınak Uyarısı yazısı. Bu eserlerin tümü İstanbul'da bulunuyor. İmparatorluk toprağında bulunan eserlerin imparatorluk malı olması nedeniyle İstanbul'a getirilen eserler, sağlam şekilde korunuyor. AFYONCU: YAZITIN TARİHİ TARTIŞMALI Profesör Erhan Afyoncu, Siloam yazıtın tarihi konusunda kuşkular olduğunu, X'ten yaptığı paylaşımda gündeme getirmişti ve "Metin, Eski Ahit'te Kral Hezekiya döneminde anlatılan Asur kuşatması tehlikesine karşı inşa edilen su kanalıyla ilişkilendirilmiş olsa da, tarihiyle ilgili farklı görüşler de vardır." demişti. Metindeki Kral Hizkaya veya Hezekiah, Netanyahu'nun ilgisi bir süredir çeken bir tarihi figür. 22 Eylül 2018 tarihli The Times of İsrael gazetesindeki habere göre, Netanyahu, bu esere ilişkin şöyle konuştu: "Yahudi halkı ile Kudüs, Davut şehri ve Tapınak Dağı arasındaki kadim bağa dair taşa kazınmış daha iyi, daha kesin bir kanıt var mı? diye sordu. Elbette yok." NETANYAHU KRAL HEZEKİYA DÖNEMİ İLE BAĞ MI KURMAK İSTİYOR? The Times of İsrael gazetesindeki 22 Ağustos 2018 tarihli bir haber, İsrail Başbakanın bu yazıta ilişkin farklı bir planı olduğunu düşündürüyor. Haberde şöyle denildi: "Benayahu ben Netanyahu adını taşıyan 2 bin 600 yıllık bir kil tablet, önümüzdeki yıl Başbakanlık Ofisi'ne ödünç verilecek. MÖ 511 tarihli eser, İncil'deki Birinci Tapınak'ın yıkılmasının ardından Babil sürgünü sırasında kazınmış. Tablet, Başbakan Binyamin Netanyahu tarafından Yahudi halkının uzun tarihini ve İsrail'den sürgün edilişini vurgulamak için ileri gelen konuklara gösterilecek." deniyor. Gazetedeki aynı haberde, "Netanyahu'nun 13 Mayıs Kudüs Günü'nde İncil Toprakları Müzesi'nde özel bir toplantı düzenlediği ve müze küratörlerinin, başbakana adının yazılı olduğu tableti göstererek sürpriz yaptığı" da belirtiliyor. NETANYAHU ADINI DEĞİŞTİRMİŞTİ Haberde, İsrail Başbakanın her ne kadar bu isim benzerliğini bir şekilde kullandığı ve kendisine tarihi kökenleri aradığı anlaşılsa da, bu duruma karşılık, "Netanyahu'nun tabletteki Netanyahu'nun soyundan gelmesi pek olası değil, zira başbakanın babası Polonya'dan İsrail'e geldiğinde soyadını Benzion Mileikowsky'den değiştirmişti." de deniyor. Yani Netanyahu, bilinçli olarak Kral Hizkaya dönemiyle ilişkilendirecek bir isim seçmiş. ANTİK ESER KOLEKSİYONU VAR Netanyahu, antik eserlerden oluşan bir koleksiyona zaten sahip ve evine gelenlere de gösteriyor. The Times Of İsrael'deki bir haberde, "Amerikalı rock grubu Aerosmith, 2018 yılında bir konserin ardından başbakanı ziyaret etti ve başbakan onlara, İncil'deki kral Hizkiya adına çalışan ve Netanyahu ben Yoaş adlı bir yetkilinin mühür yüzüğünü gösterdi." deniyor. Netanyahu, ısrarla Kral Hizkiya için çalışan bir tarihi kişilik ile kendi arasında bağ kurmaya çalışıyor. Zaten ismini değiştirirken de bu tarihi kişiliğin ismini seçmiş durumda. Siloam Yazıtı da Kral Hizkiya ile bağlantılı. Wikipedia'da, bu kral konusunda şu bilgi var: "Eski Kudüs şehri, bir dağın üzerinde bulunduğu için neredeyse her yönden savunulabilir bir konumdaydı; ancak taze su kaynağı olan Gihon Pınarı, Kidron Vadisi'ni gören uçurumun kenarındaydı. Kutsal Kitap'a göre, Kral Hezekiya (Hizkiya), Asurluların şehri kuşatacağından korkarak, çeşmenin suyunu Siloam Havuzu'na yönlendiren bir kanal kurdu." İsrail'in sürekli geri çevrilmesine rağmen, ısrarla istediği yazıtların İstanbul Arkeoloji Müzesi tarafından sıkı korunduğu ve çalma gibi girişimleri karşı önlem alındığı da biliniyor.
 
Geri
Üst